Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Çocuklarda Gecikmiş Konuşma

Gecikmiş konuşma sanılandan aksine birden farklı nedene bağlı olarak  gelişebilir. Çocukların bilişsel gelişimlerine  paralel olarak yol alan dil gelişimi, alıcı dil dönemi ve ifade edici dil dönemi olmak üzere iki başlık altında değerlendirilir. Çocukların erken dönemde ekran ile tanışmaları ifade sürecini olumsuz olarak etkilemektedir. Çünkü ekranda etkileşim yoktur. Bu nedenle özellikle 3 yaş altındaki çocukların akran ile tanışmamalarının son derece önemli olduğunu vurgulamak istiyorum.  Gecikmiş konuşmanın nedenleri ne olabilir? 👉 Uyaran eksikliği 👉 Özellikle 3 yaş altında ekrana maruz kalma 👉 Duygu bütünleme sorunları 👉 Yaygın gelişimsel bozukluklar 👉 İşitme kaybı 👉 Nörolojik problemler vb. Gecikmiş Konuşmada Ne Yapılmamalı? 🌟 Daha küçük elbet konuşur şeklinde bir düşünceye kapılmamalı 🌟 Babası, dayısı da vb. geç konuştu nedenlerine bağlanmamalıdır. Gecikmiş Konuşmada Ne Yapılmalı? 💫 Çocuk Psikiyatrisi ile görüşülmeli 💫 ...

Çocuklarda Sosyal Etkileşim

 Çocuk dünyaya geldiği andan itibaren çevresindekileri anlama ve anlamlandırma eğilimindedir. Yeni doğan bebek kısa bir sürede sosyalleşme davranışları sergilemeye başlar. Kendisi ile ilgilenenlere karşı gösterdiği "gülümseme" davranışı sosyalleşmenin ilk basamakları arasındadır. Burada sosyalleşmenin kaynağı olarak anne ve babayı göstermek doğru olur. Güven ve sevgi duygusu temelinde gelişen davranışlar etkileşimi doğurur ve çocuk tepki verme süreçlerinde aktif rol alır. Çocuğun fiziksel, zihinsel, duygusal ve dil gelişimi ile paralel olarak sosyalleşmenin ağı genişler. Her ebeveyn çocuğunun iyiliği için var gücüyle çabalar. Ancak bazı davranışlar çocuğun sosyalleşme sürecini olumsuz etkiler. Ailede başlayan etkileşim, arkadaş çevresi, okul yaşantısıyla genişlemekte ve çocuk daha bağımsız olarak kendini ortaya koyabilme kabiliyetini sergiler. Ancak unutulmamalıdır ki, 👉 Arkadaş seçimine eleştirel yaklaşmak 👉 Yaşanan olaylara hemen müdahale etmek 👉 Karar alırk...

Bunları Biliyor Musunuz?

 İnsan beyninin en hızlı geliştiği dönem doğum öncesi ve doğumu takip eden ilk iki yıldır. Çevresel şartların etkisiyle beraber gelişim ivme kazanmaktadır. Beslenme, uyuma, sağlıklı çevre koşulları en etkili olanlardandır. İnsan beyninin yapısı 0 - 3 yaş aralığında şekillenir. 5 yaş dönemine gelindiğinde ise bu şekillenme %90 oranına ulaşır. Bu nedenle okulöncesi dönem bireyin sağlıklı gelişimi için oldukça önemlidir.

Çocuklarda El Göz Koordinasyonu

  El - göz koordinasyonu bireyin gözleri ile algıladığı bilgiyi işleyerek, vücut dinamikleri ile senkronize olarak kullanımını gerektiren aktivitelerdir. Gözlerimize ulaşan uyaranın işlenerek, bedende istenilen düzey ve şekilde yansıması karmaşık bir bilişsel beceridir. Beyin gelişimine paralel olarak bebeklerde ilk 6. aydan itibaren nesneleri kavrama davranışı görülmektedir.  Burada göz kadar küçük kas gelişimi de aktif olarak sürece dahildir. Bebeklerin doğduklarında 30-40 cm ilerisine kadar görebildiklerini hatırlatarak, boyun gelişimiyle beraber, etrafa dönme gibi hareket becerileri eşliğinde görme daha fonksiyonel bir hal alır. Ebeveynlerin özellikle 5. aydan itibaren el göz koordinasyonunu takip edebilmesi önemlidir. Bebeğin çıngırak, pelüş oyuncaklarını kavrama çabası, kucağınıza aldığınız zaman elinizi yüzünüze değdirme davranışları olacaktır.  El göz koordinasyonu yürüme, koşmadan, günlük yaşam becerilerimizi oluşturan su içme, kıyafet giyme, diş fı...

Helikopter Ebeveynlik

Helikopter ebeveynlik kavramı ilk kez Dr. Haim Ginott'un "Ebeveynler ve Ergenler" adlı kitabında kullanılan bir benzetme . Peki nedir bu Helikopter ebeveynlik gelin beraber inceleyim.  🌟Her aile içgüdüsel olarak çocuğuna yardımcı olma, koruma, destek olma davranışı gösterir. Bu davranış sağlıklı ve doğru bir yaklaşımdır. Ancak burada inceleyeceğimiz tutumu yoğunluk derecesi belirlemektedir. Helikopter aileler bu yoğunluk derecesini en üst seviyelerde yaşama eğilimi gösterirler. Adeta çocuğun etrafında dönme davranışı gösterdikleri için bu benzetme yapılmaktadır. Günümüz şartları ile beraber kaygı seviyesinin üst perdelerde yaşanmasıyla birlikte bu durumun aile ve aile içine yansıması çocukları da etkilemektedir. Dış dünyanın getireceği olumsuzlukları engellemek çabası ile aşırı mükemmelliyetçi bir tutuma bürünen ebeveyn acaba kendini ve çocuğunu ne kadar koruyabiliyor? Burada bahsetmek istediğim her şeyin normal seviyesinde olması gerektiği vurgusudur. Peki ...

"O Tabak Bitecek" Çıkmazı

Yemek yeme problemleri, arkasından gelen olumsuz tutumlar ve sonrasında ezberlemiş, öğrenilmiş olumsuz cümleler. Yemeğini yemeyen yada bitirmeyen çocuğa "o tabak bitecek" çıkmazı ile işlerin iyice karıştığı, yemek saatlerinin keyifsiz dakikalara dönüştüğü durumlar. Sevgili aileler yemek masası bizim için birlik ve beraberliği ifade eder. Yemek yemenin ötesinde ailenin bir arada bulunduğu, sohbet edebildiği muhteşem dakikalardır. Ancak okulöncesi dönemde yaşanan, çocukların yemek yemek istememe yada az yeme davranışlarına karşı ailelerin takındığı olumsuz tutumları mercek altına almak istiyorum. Bugün yeme problemlerinin, yemek alışkanlıklarının, duygusal doyumun kazanılmamasının bir çok nedeni, kökeninde yaşanan olumsuz tecrübelerden kaynaklanmaktadır. Çocuk Neden Yemek Yemek İstemez Neler Yapılabilir? 👉 Abur-Cubur : İlk dikkat etmemiz gereken konu öğünler arasında çocuğa sunulan "abur cubur" tarzı yiyeceklerdir. İştahınızın bir tatlı ile k...

Çocuklarda Egosantrik Dönem

Çocuklarda 2_6 yaş dönemini kapsayan egosantrik dönem özünde ben merkezci tutum ve davranışları barındırır. Dünyanın merkezine kendini alan çocuk bir nevi etrafındaki herkesin ve her şeyin kendisi için var olduğunu düşünür. Ben duygusu eşliğinde ben dilini de kullanan çocuk bu dönemde bazı davranışlar sergiler. Egosantrik Dönemde Çocuk Hangi Davranışları Sergiler 👉 İnatlaşma eğilimi oldukça fazladır. 👉 Otoriteyi sarma davranışları kendine göre yeni kurallar koyma eğilimi gösterir. 👉 Merak duygusu oldukça gelişmiştir. "Ne" ve "neden" sorularını çok şık kullanır. 👉 Sabırsız bir tutum sergiler. 👉 Empati duygusu içinde bulunduğu dönemden dolayı aktif değildir. Empati 4 yaş sonrası gelişmeye başlamaktadır. 👉 Sınırlamalara ve kurallara karşı çıkma davranışı sergiler. 👉 İsteklerinin anında gerçekleşmesi beklentisindedir. 👉 Paylaşma konusunda reddetme görülebilir. Egosantrik Dönemde Çocuğa Nasıl Davranmak Gerekir? 👉 İnatlaşma eğiliminde olm...

Bunları Biliyor Musunuz?

 Boyları yaklaşık 0,5 cm olan, yarım küre şeklinde görünen, çocuklar tarafından da çok sevilen ve adına tekerlemeler yapılan "uğur böceği" adının nereden geldiğini öğreneceğiz. 👉 Tarıma zarar veren ve mahsulün zarar görmesine neden olan onlarca böceği yiyerek bitkilerin verimsizleşmesini engelleyen ve bu sayede bitkileri koruyan bu böceğe, tarlalara bereket getirdiği için çiftçiler tarafından "uğur böceği" adı verilmiştir.

Çocuklarda Mahremiyet Eğitimi

 Çocuğun kendini koruyabilmesi, cinsiyet rollerinin öğrenilmesi ve mahremiyet duygusunun oluşması için çocuklarda mahremiyet eğitimi erken dönemde başlamalıdır. Mahremiyet eğitimi , çocuğun kendini tanıyarak diğer insanlara yönelik özel alanlarının olduğunun farkındalığını sağlayan, çocuğun duygu ve düşüncelerinin ona ait olduğunu ve istemediği söylem, eylem ve davranışlara karşı "hayır" diyebilmesinin hedeflendiği eğitim sürecidir. Bu eğitim ebeveyn tarafından verilmeye başlanmalıdır.  Toplumda sanılandan aksine çocuklar bebeklik dönemlerinden itibaren çevrelerini ve kendilerini keşfetmeye başlamaktadırlar. Bu süreçteki yaklaşım, tutum ve söylemler yetişkinlik dönemine yansımaktadır. Bu nedenle mahremiyet eğitimine erken dönemde başlanması doğru olacaktır. Erken Dönemde Mahremiyet Eğitimine Nasıl Başlanır? 👉 Başkalarının yanında alt değiştirme davranışında bulunmayın. 👉 Diğer insanların yanında kıyafet değiştirme eyleminde bulunmayın. 👉...

Çocuklara Sevgi Değeri Nasıl Kazandırılır

 Tüm değerlerde olduğu gibi değer eğitimi ailenin çocuğa rol model olması ile başlamaktadır. Duygularımızın davranışa yansıtma hali ile çocuğa mesajlar vermiş oluruz. Bu mesajların çocuğun yaşı ve gelişime uygun olarak, çocukta istendik davranışların temelini oluşturması anlamında büyük önem taşımaktadır. Sevgi ; kişi, nesne yada olguya karşı bağlılık duyduğumuz söylem ve davranışlarımızdır. Bu yansıtma halimizin nasıl ve ne şekilde olduğunu büyük bir titizlikle değerlendirmemiz gerekir.  Toplumdaki yansımalara baktığımızda bazı kişilere "sevgiden uzak, sevgisiz" benzetmelerde bulunulduğunu görmekteyiz. Peki bazı insanlara karşı bu söylemleri söyleme nedenimiz ne?   Her birimizin sevgi sözcüğüne karşı bir anlatımı, hikayesi vardır. Sevildiğimizi hissettiğimiz en önemli an hangisidir? diye bir soru yönelttiğimizde sevginin yanında gurur duygusu, onore olmak, değerli hissetmek gibi duygular da eşlik eder. Peki ne oluyor da sevmek, sevilmek duyg...

"Mış Gibi" Yapmak

  Çocuk dünyaya geldiği andan itibaren yaşadığı çevre ve dünyayı anlama anlamlandırma çabası içindedir. Yaşadıklarını, deneyimlediklerini, hissettiklerini hafızasına kodlamaya başlayan çocuk bu bilgileri davranış olarak ortaya koyma gayreti gösterir. İstendik davranışların çocukta görülmesi ancak ona bu davranış hakkında uygun rol model olma ile gerçekleşir. Gelişimin kalıtım, beslenme, aile, çevresel faktörlerden etkilendiği bilinmektedir. Bu bilgi doğrultusunda çocuğun kendini gerçekleştirmesi ancak bu ortamların sağlıklı işleyişi ile mümkün olabilmektedir.  Çocuk kendini en samimi ve en içten olarak oyunlarında ortaya koymaktadır. Oyun çocuk için bir nevi kendini yansıtma aracıdır. "Mış gibi" yapma çocukların oyunlarında çok sık görülen bir durumdur. "Mış gibi" yapmak, sanki imiş gibi anlam taşıyan , bir rol üstlenmenin temel süreçlerindendir. Ayrıca dramanın olmazsa olmazlarındandır. Çocuk evcilik, öğretmencilik, doktorculuk gibi oyun ak...

Bunları Biliyor Musunuz?

Bu hafta Bunları Biliyor Musunuz köşemizde bireyin okuma yazma becerisi ile toplum ilişkileri arasındaki bağı ve bu sonucu etkileyen ebeveyn tutumunu inceleyeceğiz; Okuma yazma becerisi zayıf kişilerin belirli bir zamandan sonra toplumla aralarına mesafe girdiği , sosyal izolasyon yaşadıkları, kendilerini soyutladıkları biliniyor.  👉 İngiltere'de, 1970 doğumlu kişilerle yapılan bir araştırmada, okuma yazma becerisi zayıf olan öğrencilerin toplumdan soyutlanma riskinin çok yüksek olduğu, 16 yaşına geldiklerinde işe yaramadıklarını düşündüklerini ve okulla bağlarını tamamen kopardıkları, 30 lu yaşlarına gelince çoğunun işsiz olduğu ve yaşamlarında ne yaparlarsa yapsınlar hiç bir değişiklik olmayacağına inandıkları belirlendi. 👉 Çalışmada; bu kişilerin anne babalarından herhangi birinin, okuldaki durumunu öğrenmek üzere veli toplantılarına hiç katılmadığı ortaya çıkmış. 

Çocuklarda Sosyal _ Duygusal Gelişim

Çocuğun kendini tanıması, duygularının farkında olması, duygularını yansıtmaktan çekinmemesi ve ifade edebilmesi son derece önemlidir. Çocuklarda sosyal duygusal gelişim ile içinde bulunduğu topluma uyum sağlamasını da etkileyecektir. Duygular çocuğun dünyaya geldiği andan itibaren kendisi ile ilgilenen ailesi tarafından iletişim, rol model olma ile gelişir. Araştırmalar güven duygusu temelinin ailede verildiğini gösteriyor. Güven duygusunu yaşamamış, ailesi ile bu bağı geliştirmemiş olan çocuklar kıskançlık, korku, sabırsızlık ve anti sosyal davranışlar sergileyebilirler. 5-6 yaş çocukların sosyal _ duygusal gelişim özellikleri nelerdir? 👉 Duygularını rahatlıkla dile getirir. 👉 Duygularının nedenlerini ve sonuçlarını açıklayabilir. 👉 Duygu ve düşüncelerini uygun şekilde yansıtır. 👉 Bir işe başlarken kendinde uygun motivasyonu yaratabilir. 👉 Yaşıtlarıyla oyuna kendi isteği ile katılır. 👉 Grup oyunları yada aile içinde Sorumluluk almaya isteklidir. 👉 Aldı...

Çocuklarda Özdenetim Kazanımı

Hepimiz yaşantımız içinde arzu, sevinç, mutluluk, öfke gibi sayısız duyguyla karşılaşır ve bu duyguları yönetmeye çalışırız. Duygularımızın yerinde ve zamanına göre dışa vurumunu yapmak arzusu içinde oluruz. Burada kendi kendinizi kontrol etme ve harekete geçirebilme unsurları yani özdenetim vardır.  Davranışlarımızı zihinsel, duygusal, fiziksel ve sosyal boyutları ile ele alıp uygunluk düzeyini özdenetim sayesinde denetleyebiliriz. Çocuklarda özdenetim kazanımı ancak erken dönemde uygun uyaran ve ortamlarla mümkün olabilmektedir. Özdenetim bireyin kişiliğinin biçimlenmesinde oldukça etkilidir. Aynı zamanda kazandırılmak istenen bir çok değerinde temelini oluşturmaktadır. Bu duygunun gelişimi uzun ve yavaş bir süreçtir.  Özdenetim becerisi çocuğun yaşıyla orantılı olarak daha hakim bir yapıya bürünür.  💯 3_ 4 yaş aralığındaki çocuklarda dürtü kontrolü zordur ve gelişimi çaba gerektirir. Okulöncesinde dürtü kontrol için kurallı oyunlar yada kut...

Aşırı Koruyucu Ebeveyn Tutumu

Çocuklar dünyaya geldikleri andan itibaren kendisine bakan, kendisi ile ilgilenen ebeveynleri ile aralarında kuvvetli bir bağ kurarlar. Çocuk gelişim dönemlerinde anne ve babasını rol model almaya başlar ve bir nevi onları taklit eder. Bu süreçte ebeveynler bazı tutum ve davranışlar sergilerler. Ancak bu davranışlardan biri olan aşırı koruyucu ebeveyn tutumu maalesef çocukların gelişimini ve ebeveynleri olumsuz etkiler.  Aşırı koruyucu anne baba tutumu , gereğinden fazla kontrolü ve müdahaleyi kapsar. Toplumumuzda bu tutumun "çok ilgili anne baba" olarak yansıması olsa da aslında durum hiç de göründüğü gibi değildir. Ebeveynlerin bebek kayıpları, uzun süre çocuk sahibi olamama durumları, ebeveynlerin kendi çocukluk dönemlerinde sevgiden uzak yetişmeleri yada eşlerin birbirleri arasındaki yanlış iletişimden kaynaklı oluşan davranışlar bu tutumu sergileme nedenleri arasındadır.  Bu tutumda anne baba sürekli olarak çocuğa müdahale eder. Koşma, aman düşers...

Çocuk ve Yoga

Çocuk yogası ; çocuklara doğru nefes almayı, yoga pozları ile bedensel koordinasyonu güçlendirmeyi, bedensel esnekliği sağlamayı hedefler. Çocuk yoga sında uygulanan pozlar çocukların bedenlerinin farkına vararak kontrol etmelerini, rahatlamalarını, enerjilerini doğru yöntemlerle harcamayı sağlamaktadır. Yoga sırasında anlatılan hikayeler ile yapılan hareketleri bağdaştırmalarını ve bu sayede yaratıcı düşüncelerini desteklemektedir. Yarış ortamı olmadan çocukların tamamlayıcı kimlikte, çevrelerini keşfetmeye olanak veren yoga, olumlu düşünceleri de desteklemektedir. Okulöncesinde çocuğun kendini bir gruba ait hissetmesi ve bu grubun bir üyesi olduğunun farkına varması, öz saygı gelişimi için oldukça önemlidir. Spor aktivitelerinde bu duygu gelişimi sağlıkla desteklenmektedir.  Günümüz şartlarında stres unsurunun çok küçük yaşlarda kadar düşmesi, stres kontrolünün gerekliliğini ve önemini ön plana çıkartmıştır. Kontrolsüz uyaranlar, TV, tablet, bi...

Bunları Biliyor Musunuz?

Bunları Biliyor Musunuz  köşemizde bugün mutluluk konusunu ele alıyoruz. Yaşama bizi bağlayan, bazen bir gülücük, bazen bir kahkaha olarak gün yüzüne çıkan, bir isteğin, özlemin yerine geldiğinde duyduğumuz sevinç olarak tanımlanabiliriz mutluluğu. Peki mutluluğun bir sınırı var mı? Genler mutluluğu etkiliyor mu? Gelin beraber yapılmış bir araştırmayı inceleyelim; Minnesota Üniversitesinden David Thoreson Lykken ve Auke Telegren tarafından yapılan araştırmada mutluluğun %50' sinin genler tarafından belirlendiği görülmüş. İnsanların genetik olarak belirlenen bir mutluluk eşiği olduğunu, yaşadığımız bazı olayların bizi daha mutlu yada daha mutsuz ettiğini fakat bir süre sonra mutluluk seviyemizin genetik olarak belirlenmiş düzeye geri geleceğini gösteriyor.

Çocuklarda Oyun Evreleri

Oyun; çocuğun dış dünyaya, sosyal hayata adaptasyonunu sağlayan, gelişim alanlarını destekleyen, en doğal keşfetme aracıdır. Oyun ve oyuna katılım konusu çocuğun gelişimine paralel olarak oyun evreleri olan önemli konu başlıklarındandır. Çocuğa verilmek istenen konu, olay yada olguların oyun yoluyla kazanımı mümkündür.  Oyunlar, aslında çocuğun iç dünyasınına açılan bir penceredir. Bilinmesi gereken, oyunların çocuğun yaşına ve gelişim düzeyine göre farklılıklar gösterdiğidir. Yani 2 _ 3 yaş aralığındaki çocukların birlikte, paylaşım içinde oyun oynamaları beklenemez. Bu doğrultuda ebeveynlerin bilinçli olması ve ona göre tutum / davranış içinde bulunmaları önemlidir. Gelin bu oyun evrelerini beraber inceleyelim; Çocuklarda Oyun Evreleri 👉 Tek Başına Oyun ( ilk yıllar) : Diğer insanlar ile sosyal etkileşim olmadan kendi uzuvlarını keşfetme, hareket kabiliyeti sağlama, dış dünyayı keşfetme eğilimindedir.  👉 Oyunu İzleme (2 _ 3 yaş) : İçinde bulunduğu orta...

Geri Dönüşüm Etkinliği ile Hangi Değerler Kazandırılabilir

Günümüz dünyasının sorunlarından olan tüketim çılgınlığı, çevreye ve doğaya karşı bilinçsiz tutum ve davranışlar yaşamımızı ve dünyamızı tehtit eden unsurlardandır. Yaşadığı çevreye duyarlı bireyler yetiştirmek için ebeveynlerin iyi rol _ model olmaları ve bilinçli davranışlar sergilemekleri rehber niteliğindedir. Yazılarımda hep belirttiğim gibi eğitim ailede başlamaktadır. Yapacağımız uygun etkinliklerle bu bilincin kazandırılması noktasında yol katedebiliriz. Evde yapabileceğimiz geri dönüşüm etkinligi ile çevre ve doğa olaylarına dikkat çekmek, canlılara karşı sevgi bilinci kazandırmak , küresel sorunlara farkındalık oluşturmak mümkündür. Etkinlik adı : Kullanılmış pet şişeler ile kukla yapımı Malzemeler : Süt kutuları, şişeler, kapak, düğme, boya malzemeleri, karton, yapıştırıcı vb. Yaş grubu : 4 _ 6 yaş Uygulama : Evlerde kullanılmış /biten materyalleri dönüştürülecegi haberi ile etkinliğe başlayabilirsiniz. Bu süreçte geri dönüşüm hakkında bilgi verip, si...